Sülükle tedavi (Hirüdoterapi) ne işe yarar? Kalp krizi riskini azaltıyor mu? Uzmanı açıkladı

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi GETAT’ta Tıbbi Sülük Tedavisi Uygulanıyor

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde, ‘Hirüdoterapi’ adı verilen tıbbi sülük tedavisi, kardiyovasküler hastalıklar, kanser hücreleri, immün sistem düzenlemesi, romatizmal hastalıklar ve eklem ağrıları gibi birçok hastalıkta tercih edilen bir yöntem haline geldi. Tarım ve Orman Bakanlığı ruhsatlı tıbbi sülük yetiştiren ilk üniversite olan Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, özellikle COVİD-19 sonrası artan kalp krizi riskine karşı alternatif bir tedavi seçeneği sunuyor.

‘Çiftliklerde Üretilen Sülüklerin Kullanılması Önemli’

GETAT Müdürü Prof. Dr. Salih Mollahaliloğlu, merkezin Sağlık Bakanlığı mevzuatına uygun olarak kupa tedavisi, sülük tedavisi, akupunktur, ozon, bitkilerle tedavi, osteopati gibi destekleyici tedaviler sunduğunu belirtti. Sülük yetiştiriciliği konusunda bakanlık ruhsatlı ilk üniversite olduklarını vurgulayan Mollahaliloğlu, sülüklerin doğadan toplanması yerine çiftliklerde üretilerek kullanılması gerektiğini söyledi. Çünkü doğadan toplanan sülüklerde hastalık olması durumunda hastaya bulaşabileceğini belirtti.

‘Sülükteki Enzimler Kanın Pıhtılaşmasını Engelliyor’

Prof. Dr. Mollahaliloğlu, halk arasında sülüğün kendi rahatsızlığını bulduğu yönünde yanlış bir inanış olduğunu belirterek, sülüğün akupunktur noktaları kullanılarak tedavi edici özellikler taşıdığını açıkladı. Sülüğün koruyucu sağlık hizmeti olarak da kullanılabileceğini ve içinde bulunan enzimler sayesinde kalp krizini engelleyici etkisi olduğunu dile getirdi.

‘Sülük Enziminde Ağrı Giderici Özellik Bulunuyor’

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nde görevli Doktor Öğretim Üyesi Hüseyin Ayhan, tıbbi sülüklerin üretimi, araştırma ve geliştirme faaliyetleri ile laboratuvar çalışmalarının Çubuk yerleşkesinde yapıldığını belirtti. Ayhan, sülüğün kan emmeden önce verdiği sıvıda bulunan protein enzimlerin, antikoagülan, kan sulandırıcı, kas gevşetici, enflamasyon giderici, ağrı giderici gibi özellikler içerdiğini ve tedavi edici etkileri olduğunu açıkladı.

‘Kanser Hücrelerine Uygulandık, Başarılı Sonuçlar Aldık’

Ayhan, yapılan çalışmalar sonucunda sülük enziminin immün sistemi düzenlediğini, otoimmün hastalıklarla mücadelede etkili olduğunu ve kanser hücrelerine pozitif sonuçlar elde ettiklerini belirtti. Sülük tedavisinin gelecekte daha yaygın hale geleceğini ve insanlığa faydalı olacağını umut etti.

Related Posts

Uzmanlardan kritik uyarı: Skolyoz tedavisinde erken teşhis çok önemli

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Hülya Yüksel; skolyozun tedavisinde erken teşhisin önemine değinerek; “Skolyoz; erken tanıyla omurgadaki problemlerin önüne geçilebilir ve tedavisi mümkündür” dedi.

Ergenlerde madde bağımlılığında aile desteği kritik önem taşıyor

Ergenlik dönemi, kişilerin kimliğini şekillendirdiği, duygusal ve sosyal gelişimin yoğun yaşandığı hassas bir süreç. Bu dönemde yaşanan değişimlerin bazen bağımlılık risklerini de beraberinde getirdiğine dikkat çeken Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül, ailelere erken uyarı işaretlerini dikkate almaları ve çocuklarıyla sağlıklı iletişim kurmaları yönünde çağrıda bulundu.

demans

Her demans geri döndürülemez değildir. B12 eksikliği, tiroit hastalıkları, depresyon… Bazı nedenler düzeltildiğinde zihin yeniden açılabilir. Zona aşısı yaptıranlarda demans riski % 20’ye kadar azalıyor. En iyi koruma mı? Egzersiz, sosyallik, kitap, sebze, denge.

Bayram sofrası sağlığınızı bozmasın! Eti böyle tüketin: ‘Yağa yağ eklemeyin’

Kurban Bayramı’nda artan kırmızı et tüketimi sindirim problemlerinden kalp sağlığına kadar pek çok riski beraberinde getiriyor. Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, sıcak havalarda etin doğru şekilde saklanması ve pişirilmesi gerektiğini vurgularken, özellikle kronik rahatsızlığı olan bireyleri her öğünde et tüketmemeleri konusunda uyarıyor.

Uyurken ısıran sinek nasıl felç bıraktı? Kuşlardan alıp taşımış: Aşısı da ilacı da yok

Mehmet Emir Özbakan, gayet sağlıklı ve hareketli bir bebekti. Ta ki uyurken Batı Nil virüsü taşıyan bir sivrisinek tarafından ısırılana kadar. Bu durum küçük çocuğun daha 1 buçuk yaşındayken yatağa bağımlı hale gelip hortumla beslenmesine neden oldu. Peki, bir sinek çocuğu nasıl bu hale getirmiş olabilirdi? Uzmanlar, tüm detaylarıyla anlattı.

Prof. Dr. Sağıroğlu: Doğru planlanmış egzersizler, hipokinetik hastalıklara karşı ilaç gibi etkili

Prof. Dr. Sağıroğlu: Doğru planlanmış egzersizler, hipokinetik hastalıklara karşı ilaç gibi etkili