Prof. Dr. Sağıroğlu: Doğru planlanmış egzersizler, hipokinetik hastalıklara karşı ilaç gibi etkili

Prof. Dr. İsa Sağıroğlu: Doğru Egzersizler Hipokinetik Hastalıklara İlaç Gibi Geliyor

Trakya Üniversitesi (TÜ) Kırkpınar Spor Bilimleri Fakültesi, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. İsa Sağıroğlu, obezite, Tip 2 diyabet ve hipertansiyon gibi hipokinetik hastalıklara karşı doğru planlanmış egzersizlerin ilaç gibi etkili olduğunu belirtti. Prof. Dr. Sağıroğlu, hipokinetik hastalıkların önlenmesi ve tedavisinde egzersizlerin önemli bir rol oynadığını vurgulayarak, vatandaşların günlük yaşamlarında basit fiziksel aktiviteleri hayatlarının bir parçası haline getirmesi gerektiğini söyledi.

Fitness Egzersizleri Hipokinetik Hastalıklarla Mücadelede Önemli

TÜ Kırkpınar Spor Bilimleri Fakültesi, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. İsa Sağıroğlu, hareketsiz yaşam tarzının sağlık sorunlarını artırdığını belirtti. Sağıroğlu, fitness egzersizlerinin hem koruyucu hem de tedavi edici etkilere sahip olduğunu ifade ederek, bu egzersizlerin kardiyovasküler zindeliği, kas gücünü artırma, ideal vücut kompozisyonuna ulaşma ve hareketliliği artırma gibi faydaları olduğunu dile getirdi.

Günde 30 Dakika Fiziksel Aktivite Önemli

Prof. Dr. İsa Sağıroğlu, haftada en az beş gün, günde 30 dakika düzenli fiziksel aktivitenin hipokinetik hastalıklarla mücadelede önemli bir rol oynayacağını belirtti. Yürüyüş ve bisiklet gibi egzersizlerin yanı sıra haftada iki gün ağırlık kaldırma ve direnç egzersizlerinin de programa dahil edilmesi gerektiğini söyledi. Sağıroğlu, düzenli fitness egzersizlerinin hem hastalıkları önlemede hem de tedavi etmede etkili olduğunu vurguladı.

Hekim Kontrolünde Egzersiz Yapılmalı

Özellikle hipokinetik hastalığı olan bireylerde egzersizlerin hekim kontrolünde ve gözetiminde yapılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Sağıroğlu, egzersiz programlarının hasta bireyin durumu ve ihtiyaçları doğrultusunda hekim işbirliğiyle oluşturulması gerektiğini ifade etti. Sağıroğlu, doğru planlanmış egzersizlerin hipokinetik hastalıklarla mücadelede etkili bir tedavi yöntemi olduğunu söyledi.

(DHA)

Related Posts

Uzmanlardan kritik uyarı: Skolyoz tedavisinde erken teşhis çok önemli

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Hülya Yüksel; skolyozun tedavisinde erken teşhisin önemine değinerek; “Skolyoz; erken tanıyla omurgadaki problemlerin önüne geçilebilir ve tedavisi mümkündür” dedi.

Ergenlerde madde bağımlılığında aile desteği kritik önem taşıyor

Ergenlik dönemi, kişilerin kimliğini şekillendirdiği, duygusal ve sosyal gelişimin yoğun yaşandığı hassas bir süreç. Bu dönemde yaşanan değişimlerin bazen bağımlılık risklerini de beraberinde getirdiğine dikkat çeken Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül, ailelere erken uyarı işaretlerini dikkate almaları ve çocuklarıyla sağlıklı iletişim kurmaları yönünde çağrıda bulundu.

demans

Her demans geri döndürülemez değildir. B12 eksikliği, tiroit hastalıkları, depresyon… Bazı nedenler düzeltildiğinde zihin yeniden açılabilir. Zona aşısı yaptıranlarda demans riski % 20’ye kadar azalıyor. En iyi koruma mı? Egzersiz, sosyallik, kitap, sebze, denge.

Sülükle tedavi (Hirüdoterapi) ne işe yarar? Kalp krizi riskini azaltıyor mu? Uzmanı açıkladı

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (GETAT) uygulanan sülük tedavisi, kanın pıhtılaşmasına engel olarak kalp krizi riskine karşı alternatif bir tedavi yöntemi sunuyor.

Bayram sofrası sağlığınızı bozmasın! Eti böyle tüketin: ‘Yağa yağ eklemeyin’

Kurban Bayramı’nda artan kırmızı et tüketimi sindirim problemlerinden kalp sağlığına kadar pek çok riski beraberinde getiriyor. Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, sıcak havalarda etin doğru şekilde saklanması ve pişirilmesi gerektiğini vurgularken, özellikle kronik rahatsızlığı olan bireyleri her öğünde et tüketmemeleri konusunda uyarıyor.

Uyurken ısıran sinek nasıl felç bıraktı? Kuşlardan alıp taşımış: Aşısı da ilacı da yok

Mehmet Emir Özbakan, gayet sağlıklı ve hareketli bir bebekti. Ta ki uyurken Batı Nil virüsü taşıyan bir sivrisinek tarafından ısırılana kadar. Bu durum küçük çocuğun daha 1 buçuk yaşındayken yatağa bağımlı hale gelip hortumla beslenmesine neden oldu. Peki, bir sinek çocuğu nasıl bu hale getirmiş olabilirdi? Uzmanlar, tüm detaylarıyla anlattı.