Gezi Parkı soruşturmasında tutuklanan ID İletişimin sahibi menajer Ayşe Barım hakkında tahliye kararı verildi ancak savcılık karara itiraz etti. Asliye Ceza Mahkemesi ise savcılığı haklı buldu ve Barım’ın yeniden tutuklanmasına karar verdi.
Hukukçu Hüseyin Ersöz, Ayşe Barım hakkında Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği tahliye kararına yapılan itirazın hukuki dayanağına ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 271. maddesine göre, tahliye kararlarına yapılan itirazların kesin olduğuna dikkat çeken Ersöz, söz konusu itirazın hangi kanuni düzenlemeye dayandığının muğlak kaldığını vurguladı.
Ersöz, kanunda tahliye kararlarına itiraz edilebilecek tek istisnanın, Savcının Sulh Ceza Hakimliği’nin verdiği salıverme kararına itirazı üzerine Asliye Ceza Mahkemesi’nin tutuklama kararı vermesi durumu olduğunu belirtti. Ancak, Ayşe Barım dosyasında böyle bir durum olmadığına dikkat çekerek, Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararın hukuki dayanağının belirsiz olduğunu ifade etti.
“HUKUK GÜVENLİĞİ VE ÖZGÜRLÜK HAKKI İHLALİ”
Ersöz, “Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı kanuni dayanağı bulunmaksızın ‘ben yaptım, oldu’ şeklinde gerçekleştiyse, bu durum hukuk güvenliği hakkı ve özgürlük hakkının ihlali anlamına gelir” diyerek, hukuki güvenceye aykırı bir sürecin işletilmiş olabileceğine işaret etti.
