Ankara 42. Asliye Mahkemesi’nde görülecek CHP’nin 38. Olağan ve 21. Olağanüstü Kurultay davası öncesinde mahkeme önünde ANKA Haber Ajansı’na açıklamalarda bulunan CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, önemli değerlendirmelerde bulundu.
Tanrıkulu, “Türkiye’de kurum olarak yargı bağımsız ve tarafsız değil. Dolayısıyla bu dönem içerisinde her türlü hukuk dışı, anayasa dışı, insan haklarına aykırı her türlü karar alındı. Yakın zamanda da İstanbul’da alındı. Dolayısıyla orada karar verilmişse burada da verilebilir deniliyor. Evet doğru, bu da bir çıkarsama ama ben tek tek yargıçların, yargının içinde bulunduğu bu kurumsal baskının dışında kendi vicdanlarına, dosyaya, anayasaya uygun karar verme beklentisi içerisinde olduğumuzu da belirtmek isterim” dedi.
“BİR MUTLAK BUTLAN KARARINI VERİLECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM”
“Bu 4’üncü duruşma olacak. Aslında Asliye Mahkemeleri siyasi partilerin seçimlerine bakmaya yetkili değiller ve görevli değiller. Bu davanın burada hiç görülmemesi lazımdı. Çünkü Siyasi Partiler Yasasının 21’inci maddesine göre seçimin yapılmasına ilişkin itirazlar, seçim yargısının görevi içerisindedir. İlçe seçim kuruları ve ilçe seçim hakimi bu kararları verir ve kesinleşir, siyasi partilerin siyasi faaliyetlerin askıda kalmaması öngörülmüştür. O nedenle seçime ilişkin düzenlemeler Asliye Hukuk Mahkemesinin görevi dahilinde değildir. Bakılmaması lazım ama bakılıyor tabi.
Bugün 4’üncü duruşması yapılacak ve son ara kararında yargıç, yürütülen ceza soruşturmasına hangi mahkemenin bakacağı konusundaki uyuşmazlığın giderilmesi nedeniyle yargılamayı ertelemişti. O da belli oldu. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek kabul edilen iddianame. Onun da duruşması sanırım Kasım ayında. Dolayısıyla bugün ben bir tedbir kararının veya bir mutlak butlan kararını vereceğini düşünmüyorum. Öyle bir yetkisi yok, yargıcın Siyasi Partiler Yasasına ve Anayasaya göre. En fazla yani ceza yargılamasının sonucunun beklenmesine ilişkin bir ara karar kurabilir. Yani onun dışında herhangi bir işlem yapacağını ben bu kurallar içerisinde tahmin etmiyorum.
“BUGÜNE KADAR YARGICIN KURDUĞU KARARLAR BUNU GÖSTERİYORDU”
“Tabii şu söyleniyor, haklı olarak ben de söylüyorum. Türkiye’de kurum olarak yargı bağımsız ve tarafsız değil. Dolayısıyla bu dönem içerisinde hukuk dışı, anayasa dışı, insan haklarına aykırı her türlü karar alındı. Yakın zamanda da İstanbul’da alındı. Dolayısıyla orada karar verilmişse burada da verilebilir deniyor. Evet doğru, bu da bir çıkarsama ama ben tek tek yargıçların, yargının içinde bulunduğu bu kurumsal baskının dışında kendi vicdanlarına, dosyaya, anayasaya uygun karar verme beklentisi içerisinde olduğumuzu da belirtmek isterim. Bugüne kadar yargıcın kurduğu kararlar bunu gösteriyordu. Bugün de hep beraber bakacağız.”